Üye
(3 Puan)
|
Aşka Dair Beklentilerimize Yön Vermek.:
Aşkın formülüze edilmesine karşı olanlardanım,biraz hormon+ilgi çeken biriaşk şeklindeki kimyasal denklemlerden nefret ettim ve sanırım hayatımın sonuna kadar da edeceğim...
Ne kadar basite indirgeniyor oysaki herşey.Bilmem kaç kişi arasında yapılan araştırmaya göre aşkın ömrü hımmm kaç yıl olsun 5 yıl yok yok çok ya 3 yıl yeterli denilerek insanların beyinleri yıkandı.Yetmedi aldatmak normal hormonaldir denildi,yetmedi aşk bir yanılsama denildi,yetmedi bir çikolata ile bir tutuldu vs. vs. Bilimin tarafsızlığına ve gerçekçiliğine en çok inanlardanım ama yazılı ve görsel basının realistliğinden şüphelerim var.
Oysaki ben okula gitmeden hiç böyle formüller olmadan tanıştım aşk ile...Hergün gözümün önünde öyle bir aşk vardı ki hiç formüllere sığdırmamışlardı.Dile kolay tam 47 sene ``bir`` olabilmek.
Dedem ve babaannemden bahsediyorum.Biraz açacak olursam hikayelerini belki neden aşkı basite indirgemediğimi anlatabilirim.
Dedem köyde çobanlık yapan biriymiş babaannemse zamanın belediye reisinin kızı:) hikayenin gerisi malumunuz yeşilçam tadında devam edicek.Çobana verilecek kız yok deniliyor büyük dedem tarafından ve babaannem kendisini çaydanlıktaki suyla yakıyor yarım!!! olsun kimse almasın diye...tam 10 yıl tedavi ölümlerden dönmeler derken sonunda evleniyorlar.Dedem bu sırada askeriyeye gidiyor subay öğretmen oluyor falan...Ve yıllar sonra bir sabah uykulu gözlerle uyandığımda ikisini kahvaltı yaparken gizlice dinliyorum.Dedem babaannemin yanık izlerine bakarak ağlıyor ve şu cümle bana herşeyi aydınlatıyor aşka dair...``Sen 1 kere yandın 1 kere ölümden döndün ama ben 45 yıldır yanıyorum 45 yıldır ölüyorum çok seviyorum seni hanım`` diyor.
Ve ben aşkı öğrendiğim adamın resmine her bakışımda zaman değiştimi dede yoksa bana mı yanlış öğrettin demekten alıkoyamıyorum kendimi.Ve ne zaman Kabarık tatmin edici sevgili listelerine baksam aklıma dedemler geliyor! Ve yine özür diliyorum kabarık listelere bir isim de ben olamadığım için.
Ben aşkı ustalarından öğrendim:)o yüzden Yarım!!! kalmayı tercih ediyorum.
Saygılarımla...
|