Üye
(30 Puan)
|
Esaret:
Esaretin biri biter diğeri başlar
Babamınkinden kurtulsam anneminki
Ondan kurtulsam kalbimin
Biri bitse diğeri başlıyor
Hiç duygulu olmak istemedim
Hep duygularımı inkar ettim
İnanların birini bıraktım, öbürüyle yaşadım
İnkara alıştım
Ne de olsa daha kolaydı
Aptalım dedim inandılar
Akıllıyı oynadım ona da inandılar
Hep kabul edildim
Yalnız bir kez kendim olunca küçümsediler beni
Kendim olmaktan caydım
İnsanlarla alay edince takdir ve zevk gülücükleri aldım
Anlamadıkları şeyleri söyleyince sevmediler beni
Ama saygı duydular
Sevilmek istedim
Vaz geçtim inandıklarımdan sevildim
Küçümsemeyi öğrendim
Elimin altındakileri hep küçümsedim
Başımın üzerinde hep sallandı bir kılıç
Biraz kımıldansam iniverecek hissediyorum
Boşver diyorum kendime böyle de rahatsın
İşte önümde duruyor bir merdiven ve hep duracak
Yukarı çıkmak için sahtelik pantolonuyla konfor gömleğini çıkarmam yeterli
Hiç çıkaramadım fakat
Kibir de bende alçak gönüllülük de
Biliyorum sığmaz bir yurege ikisi birden
Biri sahte ama hangisi
Hayır utanmıyorum artık yaptıklarımdan ve istediklerimden
Söylediklerimden de utanmıyorum
Sadece korktuğum zaman kızarır biraz yüzüm
O da hemen gecer
Duygularım?
Yazık ki hep oldular
Duygusuz olsaydım sanırım daha mutlu olurdum
Lekeleri duygusuzken taşımak daha kolay
Çok yazık
esaretim birinin bittiği yerde başlıyor diğeri
Bana kucakaçmış zevklerin anası öyle bekliyor
Bana kucak açmış yaşamın anlamı çözülmeyi bekliyor
Canavarlar, güzel yüzlü yılanlar tatlı sarhoşluklar
Bebeler
Onlar gül yüzleriyle gülücükler dağıtıyorlar
Mis kokulu bağlar ata mirası bahçeler
Duvardaki kılıç
O süs gibiydi ama hiç değildi
Hep kullanılmayı bekledi
Hatta dolaptaki şişe bile hep kucak açmış beni bekliyor
Neye doğru adım atsam hemen esiri oluyorum
Benim suçum mu bu kararsızlık
Bu boş olduğunu bildiğim korkular
Asla gerçekleşmeyecek hayaller
Ama hayal kurmak güzel, hem de çok güzel
Binlerce yerden uzatılan binlerce el
Hepsi kafasına göre beni kurtaracak
Hepsi bana corbasında tas tas sunacak
En güzeli hangisi
Esaretin biri bitse diğeri başlıyor
Ama neden hep birşeylerin esiri oldum
Neden oluyorum
Neden olayım
Bu da cevapsız yazık çok yazık
Güçlü olmak gerektiğini biliyorum
Güçlü olmak nedir
Kafamın içinde hep aynı kısır döngü
Hep aynı cevapsız sorular
Cevap yok ama sorular hep artıyor
Bırakın bırakın peşimi artık
Hayatla kavgalıyım
Bırakın da barışayım
Esaretin biri bitince diğeri başlıyor
Birine arkamı dönsem karşıma öbürü çıkıyor
Tüm lekelere bulandıktan sonra temizlenebilir miyim
Katrana bile bulansam temizler beni aziz su
Ama katran hangisi, su hangisi
Ne köleliğe karşıyım ne ondan yana
Bir yanımın reddettiği diğer yanımdan kabul görüyor
Bir yanımın kabul ettiğini diğer yanım hep reddediyor
Esaretin biri bitse diğeri başlıyor
İşte on dakika önce duygularımın esiri olarak başladım yazmaya
Düşüncelerimin esiri olarak bitiriyorum
Ama anlatmak istediğim neydi
Neyi anlamak istiyorum, neyi anlamıyorum
Her şey çok karışık
Üzgünüm hem de çok ama geçecek hep geçti çünkü
Ah, keşke duygularımdan emin olabilsem
Uğrunda idamı kabul edecek kadar bir şeye inanabilsem
Kim bilir korkuyordur ama vicdanı ne rahattır idam mahkumu inanmış adam
Kin bağlamışım
Be ne öfke, ne nefret, öc almak duygusu salt
Kızmadan kin güttüğüme hep şaştım
Bu böyle fakat
Hayır kasdettiğim değil ilahi adalet
Ben ödeteceğin ödenmesi gerekenleri
İstediklerimin çoğunu yapamadım
Ama öç almak isteyince hep aldım
Hem kızmadan
Alabildiğine soğukkanlı
Ders verir gibi
Yada ceza vermek üzere bir hakim gibi
Sakin, sukunet içinde
Soğukkanlılığıma kendim de hep şaştım
Zaten hep soğukkanlılığımdan kendimi duygusuz sandım
Ve duygularımı sakladıkça soğukkanlılaştım
Yüzüm duvar gibiydi hep
Deli gibi tutkuluyken bile duvar gibi
Sarılmak isterken çok oldu kaşlarımı çattığım
Ağlamak üzereyken çok dudaklarımı ısırdım
Ağladım ama gizlice kimsenin haberi olmadı
Uzun uzun şiir yazdım yırttım attım
Atmadıklarım hep kısa olanlardı, güzel olanlar ve yalan söyleyenler
Bu şiirin kaderi de ya yırtılıp atılmak
Ya bir köşede saklanmak gün yüzü görmeden
Bir tek çıkış yolu var
Herşeyi bırakıp kaçmak
Asla başkalarından kötü olmadım
İyi olmaya çalıştığımı bile söyleyebilirim
Duygularımı sakladım, sakladıkça sevildim
Güldüm, güldükçe sevildim, ama içten miydi gülücüklerim
Çoğu değildi
Ama nefret etmedim bu gerçek
Sevdiklerime kızdığım çok oldu
Çok kusurlarını gördüm
Yalan da söyledim onlara çok ender
Ama sevdiklerimi hep sevdim
Kalanlardansa nefret etmedim
Yok
Kötü olmadım
İyi de sayılmam belki ama başkalarından kötü hiç olmadım
Kötülük de elini uzatmıştı
Çok şükür ben tutmadım
Ama kötülük hiç çekmeyecek elini
Ölüm döşeğinde bile son çabasıyla iç diyecek şarabımdan
Çetin anlar bekliyor insanı çok çetin anlar
Esaretin biri bitse diğeri başlar
Esaretin birinden kurtuldum diğerine tutuldum
Tutkuyla istiyorum
Neyi istediğim belli ama neden istiyorum
Peşimi bırakın
Hayatla kavgalıyım
Bırakında barışayım
10.07.1992
|