Üye
(214 Puan)
|
sıkılma anları karalamacası:
ne yapacağımı bilemediğim anlarda elim gider kaleme, tabiri caizde. şuanda öyleyim sanırım. içim, ruhum, kalbim, tümüm çok sıkılıyor. ne yapsam da kurtulsam diyorum ama çare bulamıyorum bir türlü. kağıda dökeyim diyorum anca o oluyor. yazınca da sonra bir okuyorum aman Alla`ım saçmalamışım. biliyorum bu da öyle olacak. ama belki az da olsa kafam dağılır da sıkılmaz içim. ancak sürekli sıkılmaktan bahsederken bu nasıl mümkün olacak bunu da bilemiyorum. şuur akımı derlerdi bir zamanlar hocalarımız, içinden geldiği gibi yazmak hani. öyle oluyor şuan. konu bütünlüğü de yok bu nedenle. yazarken şu konuda yazacağum demedim çünkü. sadece yazacağım dedim ve de yazıyorum.
kendimi tanımlamak isterdim, enine boyuna. hani ne durumda olduğuma dair. nasıl bir haleti ruhiyeye sahip olduğuma dair ama her şey ortada işte. bir kara bulut gibi içimi sıkan şey. diğer her şeyimi örtüyor. hiçbirini düşünemiyorum. bir tek çare buluyorum kendime o da uyumak. uyumak da iş yerinde mümkün olmuyor. sonra filmlere dalıyorum. hele de güzelse yakaladığım kefyime diyecek olmuyor. sanırım az sonra da öyle yapacağım. bir film bulacağım kendime en güzelinden. ve birkaç saat oyalayacağım kendimi. izledikten sonra gidip beğeneceğim hatta. ``lan ne filmdi`` diyeceğim kendi kendime düşüneceğim bir süre. evet bu her gün yaptığım ama sıkılmadığım tek eylem. çünkü farklı her film farklı bir dünya, neticesinde aynı tepkileri versem de. peki nereye kadar böyle gideceğim? orası da muamma. gittiği yere kadar elbet. belki de ölene dek. hem başka ne yapılabilir ki? ah bilseydim...
|