Mulholland Çıkmazı (2001) Mulholland Dr.: Mullholland Drive, sinemaya adanmış bir destan aynı zamanda. Bilincini ve belleğini bir trafik kazası sonucu yitiren ve kendisini rastladığı Gilda filminin afişindeki Rita Hayworth’a özenerek Rita olarak nitelendiren kadın, tek çareyi görkemli bir eve sığınmakta bulur. Ne ilginçtir ki burada David Lynch, sinemanın başyapıtlarından birine dokunmadan edemiyor. Rita’nın eve sığındığı an sokak tabelasında Sunset Bulvar ismini görürüz. Büyük yönetmen Billy Wilder’in bu aynı ismi taşıyan başyapıtında olduğu gibi genç kadın da, aynı o filmin oyuncusu William Holden gibi bir olay sonucu sığındığı bu evde ilk karşılaştığı, yaşı geçkin bir madama olan ev sahibesi Coco, Sunset Bulvar filmindeki halen gençlik günlerinin özlemiyle yaşayan artist eskisi Norma’yı oynayan Gloria Swanson’un bir kopyasıdır. Öte yandan yine düşündeki adamı arayan kişinin, sonuçta karşılaşacağı yine fantastik sinemanın bir klasiği King Kong’un ta kendisi olacaktır.
Daha sonra Rita sığındığı evde, Hollywood’a yıldız olmak için gelen Diane isimli bir kızla karşılaşacak, iki kız, Lynch’in gözde konularından olan kimlik arayışına yönelik bir yolculuğa girişeceklerdir. Giderek aralarındaki dostluk ilişkisi, gerçeğın sınırlarını zorlayan ve lezbiyen bir ilişkinin girdaplarına kadar varacak olan tutkulu bir aşka dönüşecektir. Bu arada film değişik episodlarla da desteklenir. İstemediği kadın oyuncunun kendisine dayatılmasına sinirlenen ve evine döndüğünde karısını aşığıyla yakalayan genç yönetmen, Amerikan sinemasının içine ne denli Mafyanın egemen olduğu gibi yan temalar da David Lynch’in bu görsel destana, sinemaya olan ağıtını pekiştirecek episodlardır. Bütün bu uzun düşün sonunda Diane’nın uyanıp göreceği ise tamamen rollerin değişimidir. Aslında Hollywood’da başarıya ulaşan kişi evine sığınan Rita olmuş, kendisi ise düşlerle geldiği Los Angeles’te bir yıldız adayı olmaktan, Rita’nın gölgesinde kalmaktan kurtulamamıştır. Bu nedenle kiralık bir katil tutarak öldürtmek istediği sadece en yakın kız arkadaşı değil, ama aynı zamanda bütün kendi sanatsal iflası, kendi benliği, giderek bütün bir Hollywood düşüdür… Sonuçta ortaya çıkacak olan ağıtsal bir sessizlik ( silencio) den başka bir şey değildir...
Filmi Temin etmek için UntiLSleeP nicki ile gorusebilirsiniz yada Ayrinti fotograflarini gormek için http://lezbiyenfilm.blogcu.com Adresine girebilirsiniz..
CEVAPLAR
lezce user
04.09.2009
Üye (89 Puan)
film biyere varmıycakmıs gıbı ılerlıyor ama sonu enteresan.. filmi tamamen izlemeden anlamak mumkun degıl..
lezce user
04.09.2009
Üye (86 Puan)
zaten bu ffilmi herkes anlayamaz..belli bir birikim ve alt bellek gerekiyor..eski bir arkadaşımın dediği gibi..silencio....
lezce user
02.12.2009
Üye (299 Puan)
David Lynch, son filminde senaryo bile yazmayan dahi! İnsanlar nasıl anlamıyorlar, anlamıyorum diyen yönetmen! Ne kadarı gerçek ne kadarı hayal, nerede başlıyor nerede bitiyor bilemiyorsun. Tüm dikkatinle oturup izlemen gereken gerçekten çok hoş bir film...
lezce user
22.12.2009
Üye (78 Puan)
Kara (noir) filmlerinin yapı taşlarından ...ne söylense az:)Selam olsun Lynch ustaya!!!
lezce user
23.12.2009
Üye (299 Puan)
wild at heart tarzı bir film bekliyorum ben ondann.. love me tender eşliğinde :)
lezce user
25.12.2009
Üye (6 Puan)
insanlar filmi anlamasın diye acaba daha ne kadar kasabilirmiş,ve başka ne bekliyomuş.tabi ki anlayamayacağız.filmi ilk izlediğimde hiçbişey anlamamıştım ve insan anlamadığı bi filmden bu kadar nasıl etkilenebilir diye düşünmüştüm.sonra bikaç defa daha izledim ve filmi anladığıma karar verdim,tabi olduğu kadar.ama anlaşılmaması için aşırı bi çaba gösterilmiş olduğunu düşünüyorum.bi kere filmin son yarım saatine kadar olan kısmının rüya olduğunu anlayınca ilk bir buçuk saatteki(filmin süresini hatırlamıyorum,sallıyorum) karmaşa da biraz daha anlaşılabilir bi hale geliyo.en azından ``tamam,bu kısım diane`in rüyasıydı,ve hala neyin ne kadar gerçek-ne kadar hayal olduğu muallakta.ama sonuçta filmin büyük kısmının rüya olduğunu biliyoruz ve rüyayı oluşturan her bir parçayı bir şeye oturtarak devreleri yakmaya gerek yok`` diyebiliyoruz.buna örnek olarak şunu verebilirim(bi yerde okumuştum) mesela rüya kısmında kilit rolü olan,pandoranın kutusu dediğimiz,kötücüllüğün simgesi o mavi kutu ve onun garip mavi anahtarı.gerçek hayatta basit şekilleri olan imgeleri rüyalarımızda gerçeküstü,ya da daha abartılı şekillere bürünmüş olarak görebiliriz.rüya kısmındaki fantastik görünümlü anahtar,diane uykudan uyandıktan sonra karşımıza bildiğimiz sıradan mavi bir anahtar olarak çıkıyor.kiralık katil diane`e ``camilla öldükten sonra anahtarı sana dediğim yerde bulacaksın`` diyor.diane`in peki anahtar neyi açıyor? sorusu cevapsız kalıyor.diane`in bütün hırsına rağmen duyduğu suçluluk hissi ve kötü biri olarak görülmekten,takdir edilmeyecek olmaktan korkması dolayısıyla o anahtarla kendi kötücüllüğünü bağdaştırması ve rüyasında kötülük ve rahatsızlık hissiyle alakalı bi şekilde görmesinin nedeni.(anahtarın gerçek hayattaki karşılığı da belirsiz olduğundan rüyayla gerçek arasındaki sınır da yine belirsiz kalıyo.)rüyasının başında ona hayranlık ve sevecenlikle bakan ihtiyar çift de diane`deki takdir edilme ihtiyacının bi yansıması ve filmin sonunda dönüştükleri şeye bakarak diane`in derdinin büyük ölçüde ne olduğunu ve ne kadar hastalıklı hissetmekte olduğunu da görebiliriz.bu filmle ilgili yazıcak şeyler bitmez,daha fazla uzatmadan ilk mesajıma bi son veriyim.
lezce user
08.03.2011
Üye (214 Puan)
filmi anlamak için biraz uğraşmak gerekiyor ama aslında basit bir konu. sadece fazlaca soyut unsur kullanılarak zenginleştirilmiş. gerçekten izlenmeye değer harika bir lynch filmi.
lezce user
12.01.2012
Üye (3 Puan)
Harika bir filmdi, gerçekten herkes anlayamaz çok güzel işlenmiş..
lezce user
15.05.2013
Üye (2 Puan)
muhteşem bir başyapıt. Beni sarsan ender filmlerdendir
lezce user
18.01.2017 01:00:00
Üye (14 Puan)
Lynch`in beynimizi allak bullak ettiği muhteşem film..