Üye
(106 Puan)
|
yüreğinle oku...:
Beklemek mi gitmek mi oldu adın, hiç bilmedim.
Gittiğim zamanların bekleyeniydi yerin,
Geldiğim zamanların gideni.
Kocaman uğultuların gözü yaşlı sessizliğiydi sende durmak,
sana bakmak ve belki her gelişte senden gitmek.
Bir valiz dolusu kimsesizliği sırtlanmaktı sana gelmek;
kente bırakılan yalnızlıkları umuruna bile almadan…
Yalnızlık basamak olurdu kimsesizliğime ve
sen kimsesizliğim olurdun.
Gelmek alacanın beyaza döndüğü bir gülümseyiş,
gitmek akşam kızıllığı kaplı bir ağlamaktı senin yüzünde
ve sana her bakışta basamak basamak tırmanırdı
gözyaşlarım yerçekimine inat gözlerimden gözlerine
Sesine de sessizliğine de yoldaş ederdin kıyına
gelmiş çığlıkları. İnleyen her vapur düdüğü, yalnızlığına
tecavüzdü.
Sen kalabalıklaşır, ben yalnızlaşırdım...
Bazen bir kaçıştın sen. İçinin duvarlarına suçumu
haykırdığım. Kaçandım.. Tanıktın...
İs rengi sesin ihbar ederdi beni,
kimseler duymazdı…
Ve ne zaman sana baksam gözlerimden avuçlarıma
kusuyorum geçmiş diye içime kilitlediklerimi.
Siyah beyaz hayaletler dans ediyor hayat aynamda.
Müzik kırgın, gitar ağlamaklı…
Bir şarkının dizelerinden asıyorum kendimi boşluğa.
Ellerin yok. Sesin gömülmüş içine. Bağır şimdi.
Bağır çağır… Sustur çığlıklarımı sana...
Yan, yak.
Bırakma öyle; öleyim gitmelerin ertesinde.
Bil sözlerin düştüğünden beri içime, an’ ın
gerçekliğinde Hak’ tı her şey.
Kelimelere asılı heceler tersine döndü,
gizlendi isimler.
Yüreğimin kalemiyle yazıyorum;
gözlerini kapat
yüreğinle oku sensizliğimi?...
|