Eşcinsellerin En Rahat Yaşadığı 10 Şehir
The Independent gazetesi dünyada eşcinsellerin en rahat ve serbest yaşayabildiği 10 şehri seçti. San Francisco, Sidney ve New York ilk üçte yer aldı.
1. San Francisco, ABD
Castro ve 18.inci Caddenin köşesi “dünyanın en eşcinsel noktası” olarak bilinse de bu batı sahili şehrin tamamı eşcinsel erkek ve kadınlar için en rahat yerdir. San Francisco’nun ünü deniz kuvvetlerinin eşcinsel olduklarından şüphelendikleri askerlerini burada indirmesi ile başlamıştır. Stonewall isyanlarından sonra New York’tan pek çok eşcinsel buraya taşındı. San Francisco’nun da içinde olduğu California eyaleti eşcinsel evliliğe izin vermektedir.
2. Sidney, Avusturalya
Sidney’de 1978′de düzenlenen ilk Mardi Gras’tan beridir pek çok şey değiştir. Bugün Sidney’deki hayatın içine Mardi Gras ve eşcinseller sökülemez bir şekilde adapte oldu. Oxford Caddesi 1960′lardan itibaren şehrin eşcinsel merkezi olarak gelişti. Ancak eşcinsel evlilik hala yasal değil.
3. New York, ABD
Quentin Crisp ve Judy Garland’ın şehri dünyanın kesinlikle eşcinsel başkenti. Eşcinsel erkek ve kadınlar burada günlük hayatın, iş hayatının ve politikanın içine o kadar entegre ki varlıkları artık ilginç bir şey değil. 1968′deki Stonewall isyanının gerçekleştiği Greenwich Village dışında Chelsea ve East Village da eşcinsellerin yoğunlukla yaşadığı yerler. Brooklyn pek çok gey ve lezbiyen ailenin bulunduğu bir mekan. New York eyaletinde eşcinsel evlilikler henüz yasal değil.
4. Mykonos, Yunanistan
1960′lardan itibaren gece hayatı ile öne çıkan bu Ege adası eşcinsellere olan toleransı ile biliniyor. Ibiza adası ile sık sık çekişmesine rağmen eşcinsel turistlerin gözde mekanlarından biri. Yunanistan’da eşcinsellik 1951′de serbest bırakıldı ve 2006′da erkeklerin seks işçiliği yapması yasallaştı.
5. Paris, Fransa
Proust ve Piaf’ın şehri queer yaşam için ideal bir mekan. Marais bölgesi eşcinsellerin sıkça yaşadığı bir yer. Pigalle ile Bois de Boulonge arasındaki mekanlarda pek çok eşcinsel mekan da bulunabilir. Lezbiyenler özellikle Paris’te daha rahat edecekler. Dünyanın en ünlü lezbiyen mekanı Alcantara Café dışında şehirde pek çok kadınlara yönelik kültür aktiviteleri var. Père Lachaise’de her eşcinselin durak noktası Oscar Wilde ve Gertrude Stein mezarları var.
6. Barselona, İspanya
Şehrin eşcinsellere olan toleransı Franco’nun diktatörlüğü dönemine kadar uzanıyor. Bu dönemde İspanya’da eşcinsellik yasadışıydı ama yine de Barselona’da eşcinseller rahat bir nefer alabiliyordu. Almodovar’ın Annem Hakkında Herşey filminde görünen gösterişli transseksüellerden zeki genç erkek ve kadınlara kadar queer kültürü şehrin her yerinde. Exiample ve El Raval bulvarları eşcinsellerin uğrak noktası. İspanya’da eşcinsel evliliğin yasal olması yanında eşcinsellerin evlat edinme hakları da var.
7. Amsterdam, Hollanda
2001′de Hollanda eşcinsel evlilikleri yasallaştıran ilk ülke oldu. O günden beridir eşcinsel kültürü ülkede, özellikle de başkent Amsterdam’da bir patlama yaşıyor. Şehrin eşcinsellere yönelik bir bilgi noktası var. Pink Point denilen bu yer Anne Frank’ın evinin yakınlarından. Ayrıca 1987′de açılışı yapılan ve eşcinsel haklarına adanan bir heykel olan Homomonument da şehrin merkezinden görülebilir. Amsterdam’ın ilk gay oteli Altın Ayı (The Golden Bear) 1948′ten beridir Kerkstraat’da hizmet veriyor. Rembrandtplein’de pek çok eşcinsel mekan görülebilir.
8. Londra, İngiltere
Oscar Wilde’ın mahkemesinden sonra 100 sene içinde eşcinseller saklanmış olsa da Britanya kolonilerinde eşcinsel yaşam her zaman hareketliydi. 1967′de eşcinselliğin yasallaşmasının ardından Londra dünyadaki en güzel eşcinsel şehirlerinden biri oldu. Adı sıkça duyulan eşcinsel bölgesi Soho’nun yanında Brixton, Hampstead, Hackney ve Vauxhall da görülebilir. İngiltere’de eşcinsel çiftler sivil birliktelik kurabiliyor ve evlat edinebiliyor.
9. Kopenhag, Danimarka
1989′da Danimarke eşcinsel çiftler arasında ortaklığı yasallaştırdı. Küçük başkent Kopenhag’da eşcinsel kültürünün izleri görülebilir. Kopenhag’da çok geniş bir eşcinsel bar ve kulüp seçeneği vardır. Bunlardan en ünlüsü çalışanların polis olarak giyindiği ve içerisinin bir hapishane gibi düzenlendiği Jailhouse’dur. Kopenhag 2009′da Eşcinsel Olimpiyatlarına da ev sahipliği yapmıştı.
10. Berlin, Almanya
75 sene sürmüş olabilir ancak Christopher Isherwood’un 1939′da yazdığı hatıralarında anlatılan eşcinsel Berlin yeniden geri döndü. Nazilerin zamanında kısıtlanan ve yokolan pek çok hayat stili yeniden şehri geri kazandı. Gösterişli 19.uncu yüzyıl binaları, bulvarlar, parklar ve korular bu şehri görülesi bir yer haline getiriyor. Berlin’in valisi bir eşcinsel. Şehrin en bilinen eşcinsel kulübü Kit Kat ziyaretçilerini ağırlıyor. Avrupa’nın ilk eşcinsel huzur evi olan Asta Nielsen Haus da bu sene Berlin’de açıldı.
PembeDergi.com
|
|
Haber Tarihi : 19.04.2010 |
Haber Editörü : UntiLSleeP |
«« GERi
|
Bu haber 155367 kez okundu.
|
Haberi Paylaş |
Face
|
Blog
|
Frien
|
Mysp
|
Twit
|
|
Not: Bu sayfalarda yer alan yorumlar kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan lezce.com sorumlu tutulamaz.
Habere Yorum Yaz |
|
11.Rodos
Sevgilinize sarılarak , öperek gezebilirsiniz. |
Yazan: Lezce Üyesi
|
|
ne zaman ki böyle resimde ki gibi dolaşmaya başlarız şehirlerimizin göbeğinde o zaman belki eşcinselliğin en rahat yaşanıldığı şehirlerden biri olabiliriz, çünkü bu görüntü eşcinselliğe gelene kadar zaten ne kadar çok yol alındığını gösteriyor... ankarada sehrin göbeğinde böyle iki tip düşünemiyorum :))))nasıl giyinilmeli yada giyinilmemesinde değilim ama o küçük ayrıntı bir çok şeyide gizliyor içinde o da şu ki, ne zaman insanların görüntüleri ve yatak odaları biribirlerinin daha az umursadığı bir konu olursa belki o sehirlerin altına bizde bir gün imzamızı atarız... |
Yazan: Lezce Üyesi
|
|
oralarda yaşamak vardı :( |
Yazan: Lezce Üyesi
|
|
|