Hepiniz neden bu başlığı attığımı merak ettiniz değil mi? Merakınızı birazdan gidereceğim. İlk kendimden bahsetmek istiyorum. Normalde insanları değiştirmek için uğraşmam. Öyle yapanlara da destek vermem. Bir insanı olduğu gibi kabul ederim. Çünkü o insanı öyle kabul ettiysem, öyle benimser öyle devam ederim. İtiraz etmem. Çünkü itirazımı başta ederim. Başından itiraz ettiğim insanı hayatıma almam. Ama karşımdaki kişinin iyiliğine olan ne varsa onu değiştirmek isterim. Bunu da zorla değil, karşımdaki insanla beraber yapmaya çalışırım.

Hayatımızda seçerek aldığımız insanlar ve zorunlu olarak hayatımızda olan insanlar vardır. Ailemiz gibi. Ailemiz seçimimiz değildir. Ama mesela sevgilimiz ve arkadaşlarımız bizim seçimlerimizdir. Hayatımıza aldığımız insanlar bizim aynamızdır. Bizi iyi ya da kötü etkiler. Bazen sevdiğimiz insanların karakterlerini önemsemeden hayatımıza alırız. Sevgimizin daha ağır bastığını düşünüp hayatımızda tutmaya devam ederiz.Tutmaya devam ettiğimiz insanların bize zararları belki ilerde belki de yolun başında bize etkisini gösterir.Bazen dehayatımıza aldığımız kişi, bizim kendimize olan saygımızı yitirmemize sebep olur. Kendi huylarını değiştiremediği için biz kendimizi değişmeyi göze alırız. Çünkü taviz vermeyeceğimiz konularda tavizler veririz. Kabul etmeyeceğimiz şeyleri kabul ederiz. Gel gelelim kişinin kendisine saygısı hiç yoksa?

Biz Bilge hocamla (Bilge Adam) bazen uzun uzun konuşuruz. Sohbet ederiz, gündemden bahsederiz, eleştirilerde bulunuruz. Yazılarımız hakkında konuşuruz. Ben bilmediğim konuları, yanlış yaptığım şeyleri sorarım o da sağ olsun bildiklerini öğretmek için uğraşır. Ara ara kızar ya da ben kızdırırım onu.

Sonra sitemizden bahsederiz; insanlardan, kendilerini ifade edişlerinden, ne istediklerinden, ne verdiklerinden bahsederiz. Daha sonra sitemize üye olan insanların, profillerinde söylemek istediklerim kısmına neden hiçbir şey yazmadıklarını ya da ne kadar boş şeyler yazdıklarını konuşuruz. İşimiz gücümüz olmadığından da değil, yazarlar kendilerine malzeme çıkartacağı için, diğer insanlardan daha çok meraklı olur. Daha çok inceler, sorgular, daha çok süzer insanları…

Yine bir gün insanları incelerken, editör olmamım da verdiği yetkilerle bir üyenin profilinde yazdığı kelimeye denk geldim. Sadece benim değil tüm üyelerin görebileceği, söylemek istedikleri kısmında yer alan bir kelime; ‘BAKİREYİM’ …

Bir sıfat, belki de bir özellik zannedip kendine yaptığı bir yakıştırma… Söylemek istedikleri kısmına ‘Bakireyim’ yazan bir insanın kendisine hiç mi saygısı yok diye düşündüm. Neden böyle bir şey yazar ki insan, neden sadece kendini böyle anlatır?
Kaç yaşında olursanız olun sosyo-ekonomik gücünüz ne olursa olsun sadece insan olduğunuz için saygıyı hak edersiniz. Saygı insanın kendisinden başlar. Kendini ‘Bakireyim’ diye tanımlayan bir insan ve üstüne bunu ayrıcalıkmış gibi görüp belirtmesi ve kendini sınıflandırması başta kendine ve tüm kadınlara saygısızlıktır.

Bakire olmayı ayrıcalık sanan bir toplumda yaşıyoruz. Pardon da ‘ bana hiç el değmedi’ anlamına mı geliyor bakireyim demek? Biz toplumumuzda kadına yönelik yakıştırmaların yapılmaması için bir şeyler yapmaya çalışırken, bir kadının kendini böyle tarif etmesi kabul edilir bir şey değil. Bilinçli bir insanın yazacağı kelime hiç değildir. Ama ben bunu yazan üyenin de namus kavramı için yazdığını düşünmüyorum. Benim kızdığım şey kendisinden bu şekilde bahsetmesi.

Burası bir tanışma sitesi. İnsanların kendine yakın gördükleri, aynı zevkleri olan, aynı ilgi alanları olan insanların konuşmak için, kendini yalnız hissetmemesi için hazırlanmış, belki arkadaş, belki dost, belki kendine bir hayat arkadaşı bulmak için başvuracağı bir yer burası. İnsanların iletişim kurmasını sağlayan, insanların bir ışık görüp o ışıkta belki kendini keşfedeceği bir platform.
Hobilerimiz vardır, belki ortak alanlarımız, belki en sevdiğimiz şarkı, en sevdiğimiz kitap aynıdır. Saatlerce konuşabileceğimiz konular bulabiliriz. Bir filmin normal bir sahnesine sadece o kişiyle gülebiliriz. Biz bunun peşinde olmalıyız.

İlişkilerimizi beden üzerine değil de sağlam temeller üzerine kurmalıyız. Ve bunun için bir şeyler yapmalıyız. Kendimizi iyi ifade edip, kendimizden az da olsa ipucular verip bir ışık yakmalıyız. O söylemek istediklerim kısmının amacı budur. İstedikleriniz değil, verebilecekleriniz ve karşınızdakine sizden bir şeyler katabileceğiniz bir bölümdür. Saçı uzun olsun ya da kısa olsun demek size bir şey kazandırmaz.

Belki bir hayat arkadaşı bulamayabiliriz ama çok sağlam ilişkiler kurabiliriz.

UMUTLA KALIN…
ODUN KADIN…