Uzunca bir zamandır internette, gazete arşivlerinde yer alan; dost sohbetlerinde konuşulan, paylaşılan, atıf yapılan bir yazıyı üşenmeyip baştan sona okudum. Bu yazıyı çoğunuzun okumuş ve hatta beğenmiş olma ihtimaliniz olduğunu düşünüyorum. İşbu makalemde size bahsetmek istediğim yazının başlığı ‘Kadın Dediğin’; yazarı ise bir kadın: Sibel Bengü. Yazıya bu linkten ulaşabilirsiniz: http://sibelbengu.blogspot.com/2006_10_01_archive.html Bakın ne güzel tespitlerde bulunmuş sayın Bengü:
Varan 1: ‘Güzelliği komple olacak. Korkmayacaksın gecenin bir vakti sol cenapta yüzünü gördüğünde’: ● Bir kadının güzelliği nasıl ‘komple’ olur diye şöyle bir düşündüm. Kadın olmanın şartlarından biri midir her şeyiyle güzel olmak? Kime göre güzel olmalıyız bir de? Sibel Bengü bizi ‘Hah, bu olmuş’ diye onaylayıp, kıçımıza mührü basınca ‘komple’ mi olacağız? Aman ha eksik olmasın da, biz de ‘eksik’ olmayalım.
Varan 2: ‘Sökük, paça boyu, fermuar dikmeyi bilecek; her seferinde terzi aranmayacak pırnık pırnık. Elinden her iş gelecek. Marifetlerini sadece seni elde ederken değil, seni elde tutarken de gösterecek ve tüm bunlar içinden gelecek içinden, göstermelik olmayacak.’ ● Şahsen ben bu kategoriden sınıfta kaldım arkadaşlar. Ben elime iğne alıp, ufak bir söküğü bile dikemem ve bununla gurur duymuyorum. Ama her sokak başında ‘terzi’ diye nitelendirdiğimiz insanlar bu işle geçiniyorlar; sonra eş, dost, anne falan var. Elimden her iş gelmez, nasıl gelsin yahu? ‘Ne iş olsa yaparım abi’ modunda değilim… Birini elinde tutmak için demek ki ekstra çaba harcamak gerekiyormuş bu gibi zanaatlara… Başarısız ilişkilerimin, erken biten aşkların nedenini böylece keşfettim: Bir aydır sökük duran pantolon fermuarım v.b.
Varan 3: ‘Kör olası dilini gerektiğinde yutacak... Çarşı pazar görmesini, sana don, külot almasını, gömlek, ayakkabı numaranı bilecek ve zevki seni giydirecek kadar yerinde olacak, kendisini giydirmeyi bildiği gibi.’ ● Gevezeliği savunmayacağım. Sükût her daim yeğdir ancak ben ‘gerektiğine’ kısmına fena halde takıldım. Bir kadının ne zaman susması gerekir? Ne zaman konuşması gerekir? Buna kim ve neden karar verir, verebilir? Diyelim ki ‘kör olası dilimizi’ yutmamız gerektiğini düşündük ama yutmadık, işte o zaman bizden kadın falan olmaz(!) Kadın dediğin yutmalıdır durmadan… Hazmetmelidir, değil mi? ● Don, külot kısmına gelince: Evet fantastik olanlardan sevdiceğime almak büyük bir ‘zevk ‘. (İyi fikir) Ama benim aldıklarım Sibel Hanım’ın iç çamaşırı zevkine uyar mı, orası muamma. Herkesin fantezi dünyası farklı tabii…
Varan 4: ‘Ortalık yerde kahkahalarıyla sebepsiz çınlamayacak. Dekoltenin dozunu kaçırmayacak ama sıkı sıkıya da kendini ambalajlamayacak. Açık saçık olan elbisesi değil, sana olan ilgisi olacak ve bunu gösterebilecek medeniyeti...’
● Ortalık bir yer düşünün… Çıt çıkmıyor, kasvetli… Birden, yani sebepsiz yere, bir kadın kahkaha atıyor; inci dişleri parlayıveriyor, güzel dudakları neşeleniyor, yanaklarında tazecik karanfiller açıyor… Taş gibi bir kadın… Göğüs dekoltesi var. Yürüyünce, sanki dünya duruyor. Gülünce de dünya gülüyor. Kadın gibi kadın işte.
Varan 5: ‘Öyle ``çağırdım, gelmedin, geç kaldın, aramadın, sormadın, kiminleydin, hesap ver`` yapmayacak.’ ● Evet. Haklı kadın… Kadın dediğin, çağırmayacak. Gelmeyeni de bir tarafına takmayacak. Aranmayı beklemeyecek, isterse kendi arayacak. Her fırsatta boynuzları takacak ki şartlar eşit olsun. Bahsi geçen partnerine kamyon çarpsa, işkence etseler umurunda olmayacak. Kadın dediğin cool olacak arkadaş. Gününü gün edecek. Kimseye hesap vermeyecek. Peşine ellisini takacak, koluna da ikisini… Aman sabahlar olmasın…
Varan 6: ‘Kadın dediğin iyi sevişecek arkadaş. Koyun gibi yatmayacak, kımıl kımıl olacak yatakta. Aklını başından alacak ama aklını sadece bununla yormayacak. Delireceksin ama delirmen hastalıktan olmayacak. Uzanıverdi mi yanına boylu boyunca, göğsünde atan kalbinin yerine koyacaksın kendini, ruhunu, her şeyini. Aşksız yatmayacak yatağa ve sen bunu bileceksin.’ ● Vuuuuuhuuuuuuu… İşte bu!
Varan 7: ‘Tuzu az, şekeri çok gibi limiti olmayan prosedürsüz yemeklerle işi olmayacak. Şöyle pastırmalı kuru fasulyenin yanına tereyağlı pilavı konduracak şüphesiz. Salatasız oturmayacak yemeğe.’ ● Soğan, turşu ve yoğurtsuz oturursa o yemeğe… Ben o yemeğe yemek, o kadına da kadın demem. Ona göre.
Varan 8: ‘Biraz ukala olabilir ancak sana rol yapmayacak.’ ● Yazar, burada kendine ve tüm ukalalara kıyak geçmiştir. Teşekkürü borç biliriz.
Gece: ‘Ooo… Böyle kadın mı var Sibel Hanım? Nerdeeeee… Hepsi ‘eksik’, beceriksiz, kevaşe…’ S.Bengü: ‘Öyle bir kadın işte... Nerede öyle kadın? ‘Yoktur’ deme... Sen de adam olacaksın, seçmesini bileceksin!’ Gece: ‘Peki.’
|