Sabah 5.05 uyuyor mudur herkesler. Düşünüyorum, geceyi seviyorum, aslında sevmiyorum sadece kendime ayıracak daha sakin zamanım olduğu için geceyi seviyorum. Nankörlük yapma geceyi seviyorsun. Düşünsene tüm sevdiğin şeyleri gece yapıyorsun; kitap okuyorsun, uyuyorsun, sevişiyorsun hayır sabah sevişmeyi daha çok seviyorum. Tamam sustum,sen cidden romantik değilsin.romantiğim.
Uyuyor mudur acaba herkes, ne yapıyorlardır. Neden eski sevgililerini google da aratıp duruyorsun? Şşştttt sevgilim değil onlar. Kim onlar. Onlar çok tatlı zaman geçirdiğim ve her şeyi öğrendiğim insanlar. Tad almayı mesela… şarabın tadını, acının tadını, heyecanın tadını, bir kadının sıvısının tadını(hiç sevmemişimdir) niye sevilsin ki, amaç tadına bakmak değil zaten yumuşaklığı hissetmek. O zaman herkes numara yapıyor.
Ne zevk alıyorsun onları google da araştırmaktan. Hiiççççççççç hoşuma gidiyor… Neden? Heyecan veriyor. Google da bakıyorum: Amerika’da psikoloji okumuş, California’da yaşıyor, ne programlar var, eğer İngilizce de biliyorsan mahallesine kadar buluyorsun. Ee buldun ne olmuş..Hiiiçççççç biliyor musun bir zamanlar benim için neleri göze almıştı. Neyii almıştı canım; hiç bir şeyi. Asıl sen onun için kalkıp İstanbul’a yerleştin. Onun için mi geldim ben, aslında açlıktan geldim. Aç mıydın? Değildim de, aslında sanırım büyük şehirde boğulmaya geldim. Boğulmaya değil, kaybolmaya. Kayboldum. kayboldummm. Kayboldumm. Kaybolmadın her şeyin var. Önemsiyordum onu.
Her zaman biraz köylüydün biliyor musun? O nerden geldi aklına. Paris’e gittiğinde apartmanın girişinde ayakkabılarını çıkartmıştın. Nolmuşş Meral de çıkarmıştı .Eee.Yani genel bir kanıydı bizimki, köylülükle ilgisi yok, apartmanın girişinde kırmızı halı vardı, duvarda tablolar ve bizim Mersin’deki binalara benzemiyordu. Ne bilelim, kaç sene önce.
Z ne yapıyor bi bakim google dan. Hımm yaşlanmış sanki, hala çok çekici, ilk defa kendimden büyük biri cazip gelmişti bana. Handan’ı unuttun sanırım.O zaman 17 yaşındaydım herhalde kendimden büyük olacaktı. Huzur bulurdum evine gittiğimde. O buram buram beyaz Türklük kokan evinde şarabın tadı Z’ nin kokusu ve Neşet Ertaş’ın sesi…Tadlu dillim golerrr yözlümm, eyy ceylan gozlümmm, göynümm heb seni areyorr neredesinngg senngg… ruhum nasıl rahattı onun o sakinliğinde,ses tonu uyuşturucu etkisi yapıyordu. Hiç kullanmadın nerden biliyorsun. Bi sus.Evine ilk gittiğim gün çok korkmuştum. Salonun ortasında bir uçtan bir uca uzanıp gerinen hayvanı gördüğümde vücudumdaki bütün kan çekilmişti. Çin aslanı diye bir köpek cinsi olduğunu o gece öğrendim.
Bir de soprano vardı, çookkk numaracıydı, fenaaaJ ankara’ya gittim dediğinde arkadan vapur sesi gelmişti. Ne gerek vardı ki yalana zaten İtalya’ ya gidecekti ve aşkımız bitecekti.
İnsanları kendi mantığına göre düşünme, yalan söylemeleri için neden arama.. neden yok, sadece kolay, kolay, kolay. Kolay da umursamazlık ta vardır. Vardır. Bir insan yattığı kalktığı birini umursamaz mı? düşünsene çıplak görüyorsun onu ve gülüyorsun yatakta şakalar yapıyorsun şebekleşiyorsun ve ama umursamıyorsun. Kötü. Sen yapmıyor musun? Maalesef. Neden yapıyorum yani umursamamazlık değil ama neden yalan söylüyorum. Hem umursayıp hem yalan söylemek daha bir kötü. Ya içindesin çemberin ya da dışında. O nerden aklına geldi. Ne bilimmmm ne çok dinlerdim değil mi göç yollarını. Bir de rituellerim vardı. O gelene kadar banyo yapmıycam ya da dışarı çıkmıycam saçımı taramıycam. 10 günlük rekorum var.
Ne oldu o aşklara. Kendine sorsana. Yedik bitirdik. Kalmadı. Saat 5.55 sıkılmadın mı 50 dakikadır kendinle dertleşiyorsun. Aslaaaaaaaaaaaaa. Kendimden sıkılmam. Ok bazen.
İnsan en çok kendisini seviyor sanırım. Sanırımmm…Bak aklıma kim geldi biliyor musun, bilmiyorum yaz google a bakalım kimmişşşş, hahha hhaa şakacı sempatik şey seni.seni seviyorum, ben de . Dikkat et fazlası akla zarar.